“Sanat nasıl bir yoldur?", diye sorsun çocuklarımız.
‘Düşünsel Kültür ve Sanat Platformu’ adından aldığı kuvvet ile kültür-sanat anlamında, gelenekselden çağdaşa evrensel kültürün ve sanatın devamlılık arz ederek kalıcı etkileşimler sağlaması ve etkin rol oynaması amacıyla kültürlerarası kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olarak kurulmuştur.
20. 02. 2020 Tarihinde sanatın bütün dallarını kapsayan verimli bir toplantı neticesinde Düşünsel kültür ve sanat platformu olarak faaliyetlerine başlamıştır. Platformumuz bütün Türkiye halklarını kapsayan çok kültürlü coğrafyamızda farklılıklarını kucaklayan ötekileştirmeden, ayrıştırmadan sanatın birleştirici gücünü kullanarak üstlendiği misyon, halkımıza ve geleceğimizin umudu olan çocuklarımıza geleceğin kapılarını daha özgür, daha demokrat, daha çağdaş ve hoşgörünün egemen olduğu kadın erkek eşitliğinin bilincinde, güven duygusuyla geleceğe bakan nesiller adına, onlara bir seçenek sunmak amacıyla yola çıkmıştır.
Düşünsel Kültür ve Sanat Platformu olarak yerelden evrensele sanatın dokunmadığı çocuk kalmasın istiyoruz. Sanat bir lüks değildir. Sanat yaşamın özüdür, doğal bir ihtiyaçtır yaşamımız için. Amacımız, sanatın bütün dallarıyla geleceğin ebeveynleri çocuklarımıza farklı bakış açıları geliştirebilmek, onlara dokunmak, farkındalık oluşturmak istiyoruz. Gelişen teknolojinin açtığı kapılara, sanatın kattığı derinlikle yürüsünler istiyoruz. Gidilmedik kasaba, köy, kapsını aralamadığımız ev ya da eğitim yuvası kalmasın istiyoruz. Kadim topraklarımızın yetiştirdiği fikir adamlarını bir araya getirerek kolektif bilincin insan yaşamına kattığı güçle, dayanışma ruhuyla birlikte hiçbir etnik, ırksal ve siyası görüşüne bakılmaksızın ortak paydada buluşup kadınlarımız, çocuklarımız için umut olmak, düş olmak istiyoruz. Biz halkına gönül vermiş insanları bir arada aynı amaç uğruna buluşturarak kuru söylemlerden, işlevsiz şatafattan uzak insana, sadece insana yatırım yapmak istiyoruz. Tüm bunları yaparken de hiçbir siyasi oluşum ya da siyasi kimliklere yaslanmadan “sanat halktır ve sanatçı halktan yana muhaliftir” sözünden hareketle halkımızdan aldığımız gücün farkındalığıyla bağımsız olarak geleceğe yürüyeceğimize inanıyoruz.
Bunun tek başına yapmanın zor olduğunun farkındayız. Biz olursak, bütün şahsı çıkarlarımızdan arınmış olarak birbirimize omuz verirsek, hiçbir şahsı çıkar gözetmeden sahip çıkarsak geleceğimizin genç ebeveynlerine, okuma yazma mağduru çocuklarımıza gelenek, görenek kurbanı kadınlarımıza sanatın diliyle dokunabiliriz, başarabiliriz. Buna yürekten inanıyoruz.
Bizim gençlerimizde yaşadıkları topraklarda operaya, baloya, tiyatroya gitmeyi yaşamlarına dahil etsinler istiyoruz. O atmosferi solusunlar istiyoruz. Bunlar lüks değil, hiç kimsenin tekelinde değil. Dayanışma kültürünün hâkim olduğu topraklarda yüzyıllardır yaşamlar büyüttük. Birçok değerli, topluma yararlı insanlar yetiştirdik. Üreten ve yaşama anlam katan her insanın değerli olduğu bilincinden hareketle çok daha fazla değerimizin başarılarını görmek istiyoruz. Yeter ki iyi niyet ve gönüllülük ile kurulan bu oluşumları kadınlarımızla, çocuklarımızla, anne ve babalarımızla sağlıklı bir yere oturtalım. Sistematik olarak ihmal edilmiş gencecik çocuklarımızın sanatın öcü olarak görüldüğü, önemsenmediği, bilimselliğin yitirildiği coğrafyamızda gençlerimizin bu kaderci anlayışa ışık olacağına inanıyoruz.
Türkiye’nin kadim halklarına hizmet aşkıyla sanatsal eylemlerle faaliyetlerde bulunmak, çocuklarımızı sporda, sanatta, bilimde en üst çıtaya çıkarmak öncelikli hedeflerimiz arasında. Bunları yaşama geçirmek de hepimizin ortak bir paydada buluşmasıyla mümkündür.
Ayrıştırmadan, şiddetin dilini kullanmadan, bizi bir arada tutan ortak değerlere sahip çıkarak aşamayacağımız hiçbir şey olamaz. Ataerkil bir coğrafyada kadınların kaderini analarının çeyizi kabul eden öğretilere baş kaldırmayı sanatın işlevsel diliyle inceltmek hepimizin sorumluluğu. Önemli olan insanın inandığı evrensel değerlerin gerçekliğine güvenip istikrar ve devamlılık içinde sanatın, emeğin gücünü içinde hissetmesidir.
Anadolu coğrafyasında doğmuş, ülkesinin her bölgesinde görev yapmış, sanatı kendine bir yaşam feneri olarak görmüş, bütün canlıların yaşamak hakkına saygıyı kendine rehber kılmış bir insan, bir kadın olarak ülkemizin sanatta ve bilimde hak ettiği yeri alması için arkadaşlarımla birlikte biz olmanın bilinciyle hareket etmek ve çoğalmak istiyoruz. Toplumumuzun geleneksel aile yapısını bilen, örf ve geleneklerin sosyolojik boyutunu deneyimlemiş, toplumsal hassasiyetlere duyarlı, insan yaşamına saygılı sosyal örgüt bilinciyle bu platformu daha ilerilere taşıyacağımıza inancımız sonsuzdur.
Fırsat eşitliğinin olmadığı, yaşam koşullarının kader olarak kabullenildiği, ön yargıların hüküm sürdüğü coğrafyamızda, insanların nasıl izbe soluk olduğunu, insanların insanlara rağmen nasıl bir mücadele verdiklerini bildiğimden olsa gerek, sanatın belli bir kesimin ayrıcalığı olmasına hep içerlenmişimdir.
Ülkemizin birçok yerinde sanatsal etkinliklerin olmadığı, olsa bile yeterli desteğin olmadığı bir gerçek. Bu gerçeğin ışığında Türkiye'de yaşayan insanlarımıza biz de dergimizle bir şeyler akıtmak istiyoruz.
Amacımız sılayı özleyenlerin özlemini, umudunu gurbete gönderenlere kavuşturmaktır. Her birimiz başka şehirlerde hayat mücadelesinde savaşsak ta yüreklerimiz bir, hayallerimiz birdir bizim. Sanat emekçilerimizle çıktığımız bu yolda doğduğumuz topraklara kavuşacağız, kucaklayacağız, başaracağız. Buna inanıyoruz.
Düşünsel Kültür Sanat Platformu olarak;
• Çok kültürlü kültürler arası sanat diyalogları festivalleri,
• Disiplinler arası Düşünsel kültür ve sanat diyalogları günleri, (Çeşitli şehir ve ilçe günleri)
• Şiir günleri ve dinletileri,
• Sergiler.
• Konserler.
• Sinema Festivalleri.
• Tiyatro Festivalleri.
• Sempozyumlar, konferanslar, paneller.
• Edebiyat sohbetleri.
• Sanatsal eğitim programları, akademik bilgi ve deneyim sahibi akademisyenleri, öğrencileri ve sanatçıları ile yerel ve ulusal çeşitli platformlarda bir araya getirerek, sanatsal faaliyetlere ve sanat politikalarına katkı sağlanması amacıyla sorumluluğumuzun bilincinde üstendiğimiz misyonu platform emekçilerimizle halkımıza ulaştırmanın onurunu yaşayacağız.
Şiiri- şairi, resmi- ressamı, romanı- yazarı kendi yaşadığı coğrafyayı daha iyi tanıdıkça, okudukça, gözlem yaptıkça bütünleşeceğiz.
Düşünsel Kültür ve Sanat Platformunun rüzgârı, ağaçları, yaylaları, kır çiçeklerini, tarihi, kültürü sanatın diliyle gelecek kuşaklara iz düşümler bırakacak...
Saygılarımla...
Olcay Kasımoğlu
Düşünsel Kültür ve Sanat Platformu Başkanı
0 Post a Comment: